15.09.2024 -Kars Haber - Kars Firma Rehberi

Kars Dili Şivesi Sözlüğü

Kars Dili Şivesi Sözlüğü

Kars Dili Şivesi Sözlüğü

 

A
Aba: kıldan örülmüş kalın kumaş ve bu kumaşdan yapılan elbise
Ağa: Büyük erkek kardeş Ağabey
Abad: Gelir
Abad olmak: Gelirden memnun olmak
Ağıl: Hayvanların dışarıda kapatıldığı yer
Ağhee: Eyvah anlamında olan sözcük
Ağhır: Son insanı son
Ağartı: Yağ peynir süt yoğurt gibi yiyeceklerin genel adı
Ağırsak Teşinin üst kesiminde çengelli olan yuvarlak parça
Ahan İşte burada
Anık Yeterince mayalanmamış ekmek hamuru
Ahırı: Sonu
Ağhırın gele: Sonun gele ölesin
Ağhur: Hayvenlerin konulduğu yer. Ahır
Ağhbun: Gübre
Akuçka Pencere
Alha: Hele gör
Alaf: Kışlık için hazırlanan hayvan yemi. Ot Saman
Andır: Uğursuz şeyler için söylenilir.
Asaca Yıkımak: Başını önden yıkamak
Andıra Kalsın: Uğursuz olan şeylerin sonu gelsin
Atol: Patatese benzer fındık büyüklüğünde kök
Avlu: Odaların önüne yapılan koridor
Ayar: Atın sırtına vurulan eğer
Ayvan: Eyvan Balkon evlerin önüne yapılan örtme
Azgun: Şimarık
B
Baca: Evlerin üst kısmını konulan küçük pencere
Badval: Ambarın bir çeşidi
BagaPege: Ahırda hayvanlara ot ve samanın verildiği tahta bölme
Barç Etmek: Seslice şapırdatarak öpmek
Basma: Hayvan pisliğini bastırarar düzeltilmiş şekli
Beç: Biraz geri zekalı anlamında safca
Bed: Çirken
Bednar: Bir çeşit çıban yarası
Bege: Ahırda ot ve samının konulduğu yer.
Beng: Ben hal insan vücudunda ki siyah lekeler
Belli: Bilinen
Berf: Kar
Besmi: Bir isim
Bıçğı Bışğhı: Testere
Bıldır: Geçen sene
Bınıvız: Sinsi
Bışkol: Koyun pişliği
Bibi: Babanın kız kardeşi
Biçin: Tırpanla biçilmiş ot ya da ekin
Bidibidi Az az ufak ufak
Bijbijli: Sivri uç
Bişi: Hamur kızartması
Bişka: Kibri
Boğozlu: Obur.çok yemek yiyen
Bölme: Büyük tepsi
Buğari puğhari: Evlerin üstündeki duman çıkan baca
Buluz: Elbise
Büzdük: Kalça
C
Cadi: Yağcı insanlara yağ yakan kimse
Cağ: Şiş ya da mil
Camuş: Manda
Cancur: Bir tür küçük erik
Cazigudiyan: Yağcı ya da şeytan
Cemse: Askeri araç
Cici bici Süslü püslü
Çigelek: Yaban çileği
Cigerakraba: Enyakın akraba
Cillenmek Toprağın yeşillenmes
Cinav: Kamçı ya da bir ot çeşidi
Cıcık: Güzel
Cığız: Oyun bozan Cığıza cur bahan
Cılcıbıl Çırıl- Çıplak
Cırcır: Fermuar
Cırnak Kuşların ayak parmak ucu
Cızlavet: Siyah içi astarlı lastik ayakkabı
Cırnağ: Tırnak
Coc: Bataklık
Cucul: Civciv
Culuk: Hindi
Cur: Çocuk oyunlarında oyun bazmak
Cücük: Tavuk Kaz hindi kuş gibi hayvanların yumurtadan çıkan yavruları
Ç
Çar: Bir tür bez çarşaf
Çaynik: Çaydanlık
Çeçil: Tel peynir
Çemirlemek: Gömlek kolunu katlayarak çevirmek
Çengel: Kargaburnu Çatal
Çimmek: Yıkanmak banyo yapmak
Çit: Kadın baş örtüsü
Çor: Sinirli bir zamanda söylenilen söz
Çorağh: Verimsiz
D
Dabak: Bir hayvan hastalığı
Dadağh: Ağabey Kardeş
Dadda: Çocuk mamas
Damçı: Damla
Davar: Koyun
De hayde: Çabukça gel
Degenek: Sopa çubuk
Değirmi: Yuvarlak
Demiray: Bir tür yara egzama
Derekep: Derhal hemen
Desinler için: Gösteriş olsun diye
Diksinmek: Tiksinmek
Dıldıbıl: Çırılçıpla
Dillo: Ketenden örülmüş çuval
Dınaz: Alay
Dınaz etmek: Alay etmek
Dolamaç: Dönemeç
Dolap: Büyük su değirmeni
Dolça: Maşrap
Doydoy: Güvercin
Dummak: Suya dalmak
Düge: Düve
Düğmeç: Ekmek ve yağla yapılan bir çeşit yamak ekmek aşı
E
Eebele gel: İşte böyle bu yana gel
Efsene: Saf insan
Eğiş Teknede hamur kazıyan kazıyacak
Ekmek aşı: Düğmeç
Eqgo: Nene ana anlamında
Ele deme: Öyle söyleme
Endeze olmak: Oyalanmak
Erek: Orman içinde ki açıklık alan
Ergiş: Herif ev adam
Eringen: Tembel üşenen
Eseslice: Esaslıca
Eşgere Açık alenen
Evlek: Tarla sürümünde pulluğun açtığı iz
Eze Teyze
F
Fanti: İskambil
Ferik: Henüz yumurtlamamış tavuk Piliç
Fırtık: Sümük
Fırtıklı: Sümükl
Fışğı: Tezeğin ufalanmış şekli
Fitoz: Sevimli
Fizzah: Bağırmak
Fizahlanmak: Bağırmak ağlamak
Furuç: Armat kurusu
G
Gagaç: Kurumuş otlara verilen ad
Gağ: Meyve kurusu
Gada: Dert bel
Gadan alem: Dertlerini ben üstüme alayım
Gakka: Çocuk dilinde şeker
Galak: Tezek yığını
Galet: Bisküvi
Ganayahlı: Kadın ya da kız için söylenilen bir söz
Ganfet: Akide Şekeri
Garo: Eski anbar
Garonun yokuşu: Ambar yokuşu
Gaşka: At Arabası
Gav: Kil toprak
Gavçe: Çengel
Gayğana: Sahanda yumurta
Gecen ğhere kalsın: İyi geceler
Gedek: Manda yavrusu
Gejjo: Aptal bilinçsiz
Gem: Döven
Geven: Dikenli derelerde olan bitki
Gıdella: Küçük sepet
Gıdıl: Küçük
Gımı Atol denen bitkinin uzanmış sapı
Gımı gıçlı İnce bacaklı
Gıdik: Oğlak Keçi yavrusu
Gıjgırmak: Yoğurdun ekşimesi
Gıjjik: Kıvırcık saç
Gınco: Zayıf çelimsiz
Gırgal: Hayvanları bağlamak için ağaçtan yapılmış boyun bağı
Gırnap: Sağlam ip
Gobbuz: Yumruk
Gobbal: Büyük burun
Gocik: Kaban
Golopi: Tahtadan yapılmış sitil
Gizenguggi: Saklambaç oyunu
God: Bir ağırlık ölçüsü
Godda: Büyük zar makara
Godik: Manda yavrusu
Gor: Mezar
Gorbagor: Toplu mezar
Gorluk: Cenaze için saklanan para
Gorhana: Mezarlı
Goruhçu: Kır bekçisi
Gozo: Biçimsiz düzeni bozuk
Göze: Pınarın suyunun çıktığı yer
GurraGurre: Kendini beğenmiş
Gudik: Enik köpek yavrusu
Gurduşka: Kadınların giydiği bir çeşit gömlek
Guli: Hind
Gurban: Bir isim
Guşhana: Tencere
Guzzik: Kambur
Güman: Umut
Güman etmek: Umut etmek
H
Hacillenmek: Yaptığına pişman olmak
Hal: Siyah ben
Hamarat: Becerikli
Harbi: Doğru
Hardahurda: Kırık ya da döküntü
Harğ: Ark su kanalı
Harbutlamak: Sıcak su ile soğuk suyu karıştırmak
Haro: Ambar ya da samanlık içinde ki bölme
Haros: Ekilmemiş tarla
Hasıllama: Yoğurmak
Hedik: Haşlanmış buğday diş hediği
Hengel: Mantı
Helek: Yorgun
Helek olmak: Yorgun düşmek
Herk: Sürülmüş tarla
Herslenmek: Sinirlenmek
Hetircek: Ocak taşları üzerine yemek pişirmek için konulan demir çubuk
Hevenk: Kara batmamak için ayağa giyilen geniş ayakkabı
Heyathayat: Bahçe
Himm: Bina yapımı için kazılan temel
Hırkal: Mantı
Hışt: Çivili köpek tasması
Hızan: İş bilmeyen
Hodak: Öküzün boyunduruğuna binen ve öküzleri süren çocuk
Hop ğhop: Sabanın demir olan ucu
Noravel: Hodak denen çocuğun söylediği maniler
Hozan: Biçilmiş tarlanın birdiyer adı
İ
İstikan: Çay bardağı
İstol: Sandalye
İskat: Ölünün arkasından günahına karşılık verilen para
İşkınlanmak: Filiz vermek
İşkirlenmek: Şüphelenmek
İşmar: İşaret etmek
İtelemek: İtmek
K
Kanfet: Akide şekeri
Kargun: Yazın karların erimesiyle oluşan sel
Kaşka: Ağaçtan yapılmış el arabası küçük araba
Kayış: Kemer
Kayğana: Sahanda yumurta
Kebani: Ev işlerinde hamarat olan kadın
Kefterkuski: Hortlak
Kerme: Koyan pisliginden yapılan tezek
Kerti: Bayat
Kidik: Keçi yavrusu
Kınnap: İnce dayanıklı ip
Kırlent: Sekilere konulan yastık
Kirtil: Kısa ve oldukça sert ot
Kitmir: Küçük
Kodik: Manda yavrusu
Kolik: Boynuzu olmayanan hayvanlara denir
Kollik: Kuyruğu kesilmiş hayvan
Kolopi: Küçük sitil
Kopça: Düğme
Kopti: Kabasaba
Kor: Kör
Kart: Yeşil çimenlik ama sert olan yer
Koraraba: Kağnı
Koroğlu: Köroğlu
Korberevi: Önünü görmeyen
Koşat: Binalarda yük taşıyan kalın ağaç
Kotan: Pulluk
Kozik: Ahırda danaların kapatıldığı yer
Köçmek: Evlenmek
Köynek: Gömlek
Kudik: Küçük köpek Enik
Kulun: Kısrakların yavrusu
Kullik: Bere
Kunkul: Omu
Kurig: Kısrakların yeni kulunu tay
Kurun Kürün: Ağaçtan oyularak yapılan su kabı
Kuşkana: Küçük tencere
Kuzzik: Kambur
Küllah: Böğürtle
Külek: Ağzı geniş altı dar su kabı
Külül Külür: Yabani bezelye
Küski: Kaldıraç Söz sözün küsküsüdür
Kütan: KotanPulluk
Küze: Su kabı
L
Lallo: Konuşamayan lal
Lapatka: Kürek
Laçin: Doğan
Laz: Karadenizliye denili
Lazut: Mısır
Leçek: Beyaz renkli başörtüsü
Lelê: Ana bakıcı
Lenger: Geniş ve derin leğen
Lezgi: Halk müziğinde bir makam adı. İsim bir aşık adı
Lıbbız: Parasız Züğürt
Lığlanmak: Mızmızlanmak gibi
Lili: Lakap
Lobya: Fasulye
Loda: Büyük ot yığını
Lokko: Büyük kaba
Lök: Büyük
Lüle Musluk Suyun aktığı boru
M
Mahal: Yer mesken
Mafiş: Küçük kare şeklinde kesilmiş yufkanın yağda kızartılması
Makat: Tahtadan yapılmış sedir
Mar: Yılan
Maşrapa: Kulplu bir çeşit su kab
Mattavar: Bir çeşit hastalık
Maya: Kadın adı
Mazi: İki teker arasında ki mi
Mehriban: Kadın adı merhametli
Mercana: kışlık yakacağın ormandan temini.
Meşe: Orman
Merek: Ot ya da saman konulan ev: Merek yandı sıçana da kalmadı
Mintan: Gömlek
Miras kalsın: Mal sahibinin ölmesini dilemek
Modgam: İmec
Morbet: Çırak yardım eden çocuk
Mozik: Bir yaşına girmiş dana
Möğkgem: Sağlam
Muzveil: Muhbir
Muzveillenmek: İhbar etmek
Mürgülemek: Otururken hafifden uyumak şekerleme
N
Nahır: Sığır sürüsü
Neft: Gazyağı
Nevale: Erzak
Napuzzar: Kapının önünde ya da arkasında kalan tarla
Nat: Tırpan sapı
Nataş: Çıra parçasına verilen ad
Nöker: Hızmetkar
O
Ola Ula: Ulan arkadaş
Oçkur: Uçkur
Ola Çabuğh Gaç: Hemen kaç
Ö
Ögeç: Bir yaşını geçmiş erkek kuçu
P
Pağaç: Yuvarlak ve kalın bir tür ekmek somun
Pağhıl: Kıskanç
Pağhıllanmak: Kıskanmak
Pampara: Bir tür yabani bitki
Panta: Yabani armut ahlat
Papağ: Başa giyilen tiftik başlık
Papul: Çocuk ayakkabısı patik
Peg: Yıkıntı virane olmuş ev kalıntısı için denir
Pege: Ahırda hayvanların ot ya da saman yedikler bölme
Pepe: Kekeme
Peleş: Boynuzları yanlara doğru açılmış hayvanlara verilenad
Peçkir: El havlusu
Pisik: Kedi
Peş: Arka
Peşine gitmek: Arkasından gitmek
Peşlemek: Kovalamak
Peşgun: Ayakları kısa yer sofrası
Pırti: Elbise
Pızık: Yabani arı
Pızıklanmak: Sineklenmek
Pin: Tavuk yuvası kümes
Pingal: Folluk tavuk yuvası
Pitik: Köpek yavrusu
Polum: Oyun
Polim yapma: Oyun yapma
Portlak: Göz yapısı büyük olan
Poşa: Çingene
Potur: Büzgü
Poy Poy: Hele bakın anlamında Poy Poy Gülen
Pöçük: Kuyruk en geride kalan
Puç: Hiç yitirmek Emegim puç oldu
Punğar: Pınar
Pumpul: Yastık başlarına dikilen püskül süslü
Pulul: Ot demeti
Put: Bir ağırlık ölçüsü
Puti: Yiyeceği olmayan ailenin fertlerini komşuları alıp besleme işi
Püşürik aşı: Bir tür çorba
Pöçük: Son. Kuyruk
Pörçük: Tırpanı sapına bağlanan yeri
Pörçüklü: Yağcı
Punğar: Çeşme
S
Sağdıç: Düğünde damadı gezdiren kişi
Sahi: Gerçek
Sahi mi: Gerçek mi
Sak: Çorabın tabandan yukarı olan kısmı
Sako: Sakar dökülen
Sambağı. Samileri bağlıyan ip
Sami: Boyunduruğa takılan ağaç ya da demir çubuk
Sanaksal: Ahırların orta yerinde çukur hayvan bokunun toplandığı kanal
Sap: Başakların tutunduğu dal
Sarol: Can eriği
Sazna: Arazi ölçümünde kullanılan bir ölçü aleti
Secele: Soy kütüğü
Segirtmek: Çabuk gitmek
Sıggavus: Ahır temizlemede kullanılan süpürge
Seki Sevki: Sedir
Sıloık: ıslık
Sinor: Tarla hududu sınır
Sitekan İstikan Bardak
Sitil: Süt kabı
Sivirlenme: yokuş aşağı kayma olayı
Stol: Sandaliye
Sosiya: Parlak renkli kara kuş
Ş
Şaplak: Tokat
Şillopa: Karla karışık yağmur
Şirat: Peynir Suyu
Şoğurt: Saly
şourtlu: Salyalı
Şor Tuzlu
Şoş: Asfalt yol
Şöbe: Oltu taşından yapılan boncuk
Şuşlanmak: Fazla yatmak
Şuşurtluk: Değirmen oluğunun su dökülen yeri
Şüzzük: Peynirin suyu
T
Tağaryirlenme: Kendinden geçme
Tanış: Tanıdık
Talaş: Telaş
Tapan: Sürülmüş tarlayı düzeltmeye yarıyan tahta kalas
Tapul: Ot demeti
Tar: Tavukların üstüne dizildiği ince sırık
Tavşal: Kadınların baş örtüsünün kalını
Tecgere: Hayvan pisliğini taşımaya yarıyan tahat alet
Têlli: Güzel narin
Telis: Çuval
Teper: Doldurur Ha bire teper
Terek: Raf
Termaş: Bozuk
Termaşa kalsın: Bozulsun kalsın
Terpen: Kımılda
Terpet: Kımıldat
Teşi: Yün eğirmeye yarayan alet
Teşt: Saç legen
Tevür: Çeşit
Têy: bir nida Têy nezaman geldi
Trink: Peşin para anlamında
Tik: Yüksek dik
Tığ. Harman yerinde ki saman yığını
Tığa: Saygısız olan delikanlıya denir
Tırık: İshal
Tırhıç: Ahırın içini bölmek için yapılmış tahta duvar bölme
Toklu: Yaşına girmiş erkek kuzu
Tulla: Köpek eniği
Tullanmak: Yuvarlamak
Tuluk: Tulum
Tuman: Don
Tülek: Korkudan çabukça kaçan ödlek
Torpağh : Toprak
Torpağh başına: Ölesin mezara gidesin
Torlak: İş bilmeyen acemi
Tosbağa: Kaplumbağa
Toklu: Bir yaşında kuzu
Toy: Düğün
Tump: Tarlaların kenarı
Tütün: Duman
Tütüye Bir kadın ismi
U
Uca: YüceUca dağların başında
Uçuğh: Yıkık
Uğuz: Oğuz
Ula: Ola olan
Ula Ula: Hele hele
Umaç: Hamurdan yapılan bir yemek
Uşağh: Çocuk
Ü
Ürek: Yürek
Üstü: Elbisesi
Üzerlik: Sedefotu
Üzdür: Yüzdür
V
Varlı: Zengin
Vedre Kova su kabı
Veran: Viran harabe
Veran kalsın: Harabe olsun
Voj: Yular
Vurgun: tutkun
Vışşş! Şaşırma ifadesi
Y
Yad: Yabancı
Yal: Köpek yiyeceği
Yalağh: Köpeğe yal verilen kap yal kabı
Yalaka: Yağcılık eden
Yanaşma: Yandan takılan
Yanbegi: Yatay olan eğiri
Yanpuri: Eğri düz olmayan
Yansılama: Taklit etmek
Yarpağh: yaprak
Yaşik: Ağaçtan yapılan kasa
Yaşmağh: Başörtüsü
Yavan: Katıksız
Yaylığh: Başörtüsü
Yêddi: Yedi
Yege: Eye
Yegin: Çalışkan üşenmeyen
Yeke: Büyük kocaman
Yêri: Yürü
Yerinmek: Heveslenme
Yesir: Esir
Yesir olmak: Kurban olmak
Yeşil***: ¼ lük Rakı
Yığ: Topla
Yığın: Ot yığını kalabalık
Yumri: Yuvarlak
Yuha: Sığ derin olmayan
Yuha: ince
Yuğhu: Uyku Yuğhun Gelêr
Yüngül: Hafif
Yola vurma: Gönderme
Yon: Bir ağacı yontmak.
Yoz: Kısır mal
Z
Zabun: Çelimsiz
Zağar: Küçük köpek
Sağ: Kara karga
Zağ: Keskin sivri
Zağar: Küçük köpek
Zanduğh: Sandık
Zanka: Kızak
Zahar: Gerçekten öyle
Zeher: Ağu Zehir anlamında
Zehrimar: Sinirli bir anda Ne var anlamında kullanılır
Zer: Altın
Zerzebil: Perişan
Zerge: Değersiz değeri düşük olan denir
Zeşt: İnce sac
Zeşt: Ağıt
Zıbın: Bebek gömleği
Zevsek: Geveze
Zırlama: Ağlama çok söylenme
Zırza: Asmalı kapı kilidi
Zırzop: Uyumsuz kaba saba
Zibidi: Giyimiyle topluma uymayan kişi
Zibil: İnce toz
Zirt: Gösteriş meraklısı
Ziyankar: Zarar veren
Ziyil: Siğil
Zoğ: Tarla çayır biçiminde tırpanın biçerek yığdığı ot
Zokko: Mantar
Zukkum: Haram
Zukkum: Zehir zakkum anlamında
Zanduk: sandık
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ